Depremde ailesini kaybeden bedensel engelli öğretmen, öğrencilerine eğitim vererek acısını dindiriyor
5 mins read

Depremde ailesini kaybeden bedensel engelli öğretmen, öğrencilerine eğitim vererek acısını dindiriyor

KAHRAMANMARAŞ’ın Elbistan ilçesinde 6 Şubat’ta meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki depremde anne ve babası ile birlikte 7 yakınını kaybeden bedensel engelli sınıf öğretmeni Gamze Nur Öksüz (23), eylül ayında tayininin çıktığı Kayseri’nin İncesu ilçesinde, acısını köy okulunda birleştirilmiş 12 kişilik sınıfta öğrencilerine eğitim vererek dindirmeye çalışıyor. Öksüz, “Deprem olduğunda Gaziantep’te görev yapıyordum. Gaziantep’teki evimizde herhangi bir hasar yoktu fakat Elbistan’da ailemi kaybettim. Ağabeyimi 27 saat sonra enkaz altından çıkardık. Toplamda akrabalarımla birlikte 7 kişiyi kaybettim” dedi.

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde doğuştan sağ kolu olmayan Gamze Nur Öksüz, eğitimini tamamlayıp, 2021 yılında Gaziantep’te sınıf öğretmeni olarak göreve başladı. Gamze öğretmen, Elbistan ilçesinde 6 Şubat’ta meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki depremde annesi, babası, ağabeyinin eşi ve yeğeni ile birlikte 7 yakınını kaybetti. Deprem sonrası Öksüz’ün tayini, eylül ayında Kayseri’nin incesu ilçesi Garipçe Mahallesi’ndeki ilkokula çıktı. Öksüz, acısını, birleştirilmiş 12 kişilik soba ile ısıtılan sınıfta öğrencilerine ders vererek dindirmeye çalışıyor.

Yaşadığı süreci anlatan Öksüz, “Deprem olduğunda Gaziantep’te görev yapıyordum. Gaziantep’teki evimizde herhangi bir hasar yoktu fakat Elbistan’da ailemi kaybettim. Annemi, babamı, ağabeyimin eşi ve çocuğu vefat etti. Ağabeyim de enkaz altında kaldı. Ağabeyimi 27 saat sonra enkaz altından çıkardık. Öğrencilerimden vefat eden olmadı. Gaziantep merkezde görev yaptığım için, çok büyük bir kayıp yaşanmadı. Daha sonra Gaziantep’ten özür grubu atamasıyla Kayseri’ye geldim. Bu atlatabilecek bir şey değil. Hala aşabilmiş değilim. Bu durumun geçeceğini de zannetmiyorum. Toplamda akrabalarımla birlikte 7 kişiyi kaybettim” ifadelerini kullandı.

‘KOLUM DOĞUŞTAN YOK’

2021 yılında Erciyes Üniversitesi sınıf öğretmenliği bölümünden mezun olduğunu aktaran Öksüz, “Engelli grubu atamasıyla 1 yıl Gaziantep’te görev yaptım. Oradan sonra özür grubu atamasıyla Kayseri’ye geldim. İncesu ilçesinde Garipçe Mahallesi ilkokulu’na atandım. Eylül ayından itibaren burada müdür yetkili öğretmen olarak görev yapıyorum. Burada benim dışımda bir de ana sınıfı öğretmenimiz var. Ben 1, 2, 3 ve 4’üncü sınıflara bakıyorum. Birinci sınıftan 3, ikinci sınıftan 3, üçüncü sınıflardan 5 ve dördüncü sınıftan 1 öğrencim var. Birleştirilmiş sınıf olduğu için ödevli ve öğretmenli olarak derslerimizi işliyoruz. Kolum doğuştan yok. Bu yüzden sıkıntısını çekmiyorum. Bu sürece alıştım. Dışarıdan zorlanıyorum olarak görünüyor ama doğuştan olduğu için o zorluğu hissetmiyorum” diye konuştu.

‘ÖĞRETMENCİLİK OYUNLARINI ÇOK SEVERDİM’

Öğretmen olmaya nasıl karar verdiğini belirten Öksüz, “Küçükken oyun oynadığımızda ben hep öğretmen olurdum. Öğretmencilik oyunlarını çok severdim. Bu meslek süreci eğitim boyunca sürekli değişiyor. Ama bende sadece branşlar değişti. Öğretmen olma fikrim hiç değişmedi. Daha sonra üniversitede sınıf öğretmenliği nasip oldu. İyi ki de nasip olmuş. Sınıf öğretmenliğini gerçekten çok seviyorum. Çocuklara bir şeyler anlatmak ve onların gelişimini görmekten mutluluk duyuyorum” dedi.

‘SOBALI OLDUĞUNU DUYUNCA DAHA DA KORKTUM’

İncesu ilçesindeki okula atanma sürecini anlatan Öksüz, “Köy okulu olduğunu öğrendiğimde bayağı bir korktum. Doğrusu biraz ön yargılıydım. Hatta sobalı olduğunu duyunca daha da korktum. Burası gerçekten çok doğal ve samimi bir ortam. 1,5 yıl şehirde öğretmenlik yaptım. Oraya oranla burasının doğallığını hissettiğinizde güzel geliyor. Köy okulları daha ilgi çekici de olabiliyor. Bu anlamda güzel ve çok seviyorum. Öğrenci sayım 12. Velilerimiz ve ilçe milli eğitim gerçekten okula çok destek oluyor. Birleştirilmiş sınıfın zorluğunu bu şekilde aşıyorum. Soba yakma konusunda zorlanmıyorum. Görevli bir çalışanımız da var. O da destek oluyor. Sabah geldiğimizde soba yanmış oluyor. Daha sonra gerekirse odun atıyorum” diye konuştu.

‘ENGELLER AŞILMAK İÇİN VARDIR’

Kendisi gibi bedensel engeli olanlara tavsiyelerde bulunan Öksüz şöyle konuştu:

“Kolumun olmaması sıkıntı olmuyor. Bu tarz şeyler yaparak engelinizi daha da küçültmüş oluyorsunuz. Kolumun olmadığını hissetmiyorum. Hayalimdeki meslek olan öğretmenliği yapmasaydım belki de bu durumu aşamayacaktım. Bu durumda olanlar varsa kesinlikle korkmasınlar. Bilindiği gibi engeller aşılmak için vardır. Öğretmenlik gerçekten çok kutsal bir meslek. Çok fazla zorluğu var. Bunun yanında da çok fazla güzel yanları da var. İyi ki öğretmen olmuşum. Bu vesileyle tüm arkadaşlarımın öğretmenler gününü kutluyorum.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir