İYİParti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Taner Demirer, 2021’de Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nce Halep’in Al Rai ilçesinde kurulan Çobanbey Tıp Fakültesi’nden mezun olan Suriyelilerin Türkiye’de çalıştırılmalarının önünde bir engel olmadığını söyledi. Demirer’in değerlendirmeleri şöyle:
– Çobanbey Tıp Fakültesinin kuruluş amacı ısrarla Suriyelileri tıp doktoru yapmaya yöneliktir. Fakültelere giriş için modası çoktan geçmiş yazılı sınav ve mülakat yöntemi kullanılıyor. Öğrencileri geçerliliği teyit edilmemiş lise diplomaları ile fakülteye alıp doktor diye mezun ederken hiç vicdanınız sızlamayacak mı?
Taner Demirer
– Ülkemizde birçok tıp fakültesinde yeterli ve kalifiye öğretim üyesi yokken, biyokimya uzmanı anatomi dersi vermek zorunda kalırken siz hangi öğretim üyesini Çobanbey’e gönderip Suriyeli Arapları eğitip sözde doktor yapacaksınız?
– Suriyeli Arapları göstermelik sınavlarla yalap şalap doktor yapmaya uğraşıyorlar. Bu sözde tıp doktorlarını Türkiye’ye getirip Türk insanının canını ve sağlığını mı teslim edeceksiniz? Türk insanının canı bu kadar ucuz mu? Kültürleri bizim kültürümüzle hiç uymayan, Türkçeyi doğru dürüst konuşamayan bu kişiler ülkemizde doktor olarak çalıştırılmamalı.
Vatandaş yapılan 200 Suriyeli eczane açtı
YükseköğretimKurulu (YÖK) ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin Suriyeli Arapları doktor yapmak için uğraşmayı bırakmasını öneren İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Demirer, “Önce ülkemizde üniversitelerdeki tıp fakültelerindeki eğitimin düzeyini yükseltmek ve öğretim üyesi açığını kapatmak için uğraş sarf etsinler. Türkiye Cumhuriyeti devletinin öncelikli hedefi üniversite sınavlarında milyonlarca öğrenci arasından ilk 20 bine giren kendi pırlanta çocuklarını eğitip doktor açığını kapatmak olmalıdır” dedi.
İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Dr. Turhan Çömez de Suriyeli doktorlar konusunu gündeme getirdi.
Turhan Çömez
GERÇEK Mİ, SAHTE Mİ?
Çömez, TBMM Genel Kurulu’nda Suriyeli doktorlarla ilgili şu iddiada bulundu: “Suriyeliler sınavsız doktor ve eczacı oluyor. Diplomaları gerçek mi, sahte mi araştırılmıyor, sözlü beyan yetiyor. 200 Suriyeli’nin Türk vatandaşı yapılıp İstanbul da eczane açtığı biliniyor. Suriyeliye Türkçe sınav yok. Suça karışmış mı belli değil. İyi hal kağıdı da istenmiyor. Türkiye zaten mafya cenneti, onlar da gelsin, vatandaşlık da hazır.”
Türkiye’de çalışmaları konusunda önlerinde hiçbir engel bulunmuyor
Çobanbey Tıp Fatültesi, AKP eski Milletvekili ve Sağlık Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Cevdet Erdöl’ün Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörlüğü döneminde açıldı. Erdöl, iddialarla ilgili SÖZCÜ’nün sorusu üzerine şunları söyledi:
Cevdet Erdöl
– Çobanbey Tıp Fakültesine Suriye’de yaşayan ve Suriye vatandaşı olan gençler alınıyor. Öğrenci alımında tamamen objektif kurallar uygulanıyor. ‘Şunun oğlu, bunun kızı’ diye bir ayrım yok. Öğrenci alımında diploma notlarına bakıyoruz, ÖSYM’ninkine benzer bir sınav yapıyoruz. O sınavlarda haksızlık olduğuna dair rektörlüğüm döneminde bir geri bildirim olmamıştı.
– Türkçe bilmeyenler de kayıt yaptırabiliyor. Bunlar Türkçe kursuna alınıyor. Devletin güçlü olması için alanlarında güçlü isimler yetiştirmemiz gerekiyor. Somali, Sudan ve Özbekistan’da da fakülteler açtık.
– Türkiye’nin mevzuatında, yabancı ülkedeki tıp fakültesinden mezun olanın, Türkiye’de çalıştırılmasında bir engel yok. Çalıştırma Sağlık Bakanlığı’nın yetkisinde.
Ne ekonomik, ne sosyal bir faydası var
Aynızamanda Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Taner Demirer’in bir diğer gündem maddesi de iktidarın üzerinde ısrar ettiği kalıcı yaz saati uygulaması oldu. Demirer kalıcı yaz uygulamasının sağlık açısından sakıncalarını şöyle sıraladı: “40 yıllık bir iç hastalıkları ve kanser uzmanı hekim olarak diyorum ki: Gece ve gündüz esasına dayanan günlük ritim insanın ruhsal ve fiziksel sağlığının temel taşlarındandır. Bu ritmin bozulması başta depresyon olmak üzere birçok psikolojik hastalıkların ve hatta kanserlerin görülme oranlarını önemli ölçüde arttırabilmektedir. Kanser riski ve ritim arasında biyolojik bir ilişki vardır. Bu nedenle yüce Türk Milletinin üzerine adeta bir karabasan gibi çöken ve 7 yıldır devam eden anlamsız yaz saati uygulamasının derhal kaldırılması bir elzemdir. Başta çocuklarımız ve gençlerimiz olmak üzere tüm vatandaşlarımızı zifiri karanlıkta yollara düşüren ve onları riske atan ve güvenlikleri için bir tehdit olan bu uygulamanın ne ekonomik tasarruf ne tıbbi ne de sosyal yönden hiçbir faydası ve mantığı da yoktur.”
İktidar velilerin itirazına rağmen “Kalıcı yaz saati uygulamasına devam” dedi.